Sevgi, hayatım boyunca yolumun ışığı, yönümün pusulası olmuştur. Sevgi deyince aklıma; gülümseme, mutluluk, iç huzuru, dinginlik ve sıcaklık gelir. Seven ve sevilen insanın daima hayata daha olumlu baktığına inanırım. Etrafına ışıltı saçan, girdiği ortamda mutlu esintiler oluşturan insanları gördüğümde, sevgi kaynaklarını merak ederim. Sevmeyi ve sevilmeyi nasıl öğrenmiş olabileceklerini hayal etmek isterim.
Aslında kısaca her insanın kendine özgü bir sevgi öyküsü olduğuna ve bu öykülerin insanın hayatının akışını büyük ölçüde etkilediğine inanırım. Bu nedenle sevginin dilimizde yersiz eklerle eskitilmeyecek, sadece sevgiliye has kılınmayacak kadar derin olduğunu düşünürüm.
İnsanın insana olan sevgisini düşündüğümde; bunun ne kadar yapıcı ya da yıkıcı etkiye sahip olduğuna şahit olmuşluğum aklıma gelir. İnsanın doğayla ilişkisinde ise sevgi unsurunun, doğanın insana geri dönüşündeki etkilerini yaşantılarda gözlemlerim. Hatta sevgiyle yapılan yemeğin bile lezzetinin farklı olduğunu bilirim. Yani sevgi, benim için yaşam döngümün her aşamasında oldukça önemli bir yere sahiptir.
Sevgi, karşıma bazen güzel bir söz olarak çıkar. Bana sevgiyi sözcüklere yükleyerek gönderen kişiden bana aktarılan pozitif enerji, benim duygularıma etki eder. Sevgi, güzel duygularla yaptığım işlerime yansıyarak günümü güzelleştirir. Aynı zamanda sevgiyle yaptığım her eylemde, diğer insanlarda da pozitif duygular oluşmasına vesile olurum. Kelebek etkisi misali, sevgi etkisi birikimli olarak aktarılır. İlettiğim her sevgi tohumu, dönüp dolaşır diğerleriyle birlikte benim gönül bahçemde de yeşerir.
Sevgi, bazen de karşıma bir çiçek olarak çıkar. Güneşin, yağmurun, arının, tohumun, toprağın ve rüzgârın sevgileriyle oluşan çiçek, görüntüsüne ve kokusuna sinmiş olan sevgiyi bana sunar. Çoğu zaman çiçekler benim için, öylece bakıp sevgiyi içime çektiğim bir enstrüman olmuştur. Tıpkı deniz gibi, yağmur gibi, su gibi…
Bazen bir gülümsemede bulmuşumdur sevgiyi. Annesinin elini tutarak yanımdan geçen küçük çocuğun gülümsemesinde görmüşümdür. Hiç tanımadığı bir insana gülümseyerek sevgisini ileten çocuğun etkisi, benim ruhumda coşkulu bir sevinç oluşturur. Ruhumun, tanımadığım diğerleriyle sevgi iletişimi, tıpkı o küçük çocuk gibi koşulsuz ve sebepsiz olduğunda; bana da diğerlerine de şifa olmuştur. Görülmeyen ama hissedilen sevgi ağı, tüm canlılarda etkisini gösteren önemli bir kaynaktır.
Sevgi kaynaklarının varlığını, aktarımını, nasıl destekleneceğini bildiğimizde, hem hayatımıza sevginin ışığında yön verebiliriz. Hem de diğer Candaşlarımızla bu değerli bilgiyi kendimizce paylaşabiliriz diye düşünüyorum. Sevgiyle kalın…
Uzm. Psikolog Nur Sayımlar Ateş
Aslında kısaca her insanın kendine özgü bir sevgi öyküsü olduğuna ve bu öykülerin insanın hayatının akışını büyük ölçüde etkilediğine inanırım. Bu nedenle sevginin dilimizde yersiz eklerle eskitilmeyecek, sadece sevgiliye has kılınmayacak kadar derin olduğunu düşünürüm.
İnsanın insana olan sevgisini düşündüğümde; bunun ne kadar yapıcı ya da yıkıcı etkiye sahip olduğuna şahit olmuşluğum aklıma gelir. İnsanın doğayla ilişkisinde ise sevgi unsurunun, doğanın insana geri dönüşündeki etkilerini yaşantılarda gözlemlerim. Hatta sevgiyle yapılan yemeğin bile lezzetinin farklı olduğunu bilirim. Yani sevgi, benim için yaşam döngümün her aşamasında oldukça önemli bir yere sahiptir.
Sevgi, karşıma bazen güzel bir söz olarak çıkar. Bana sevgiyi sözcüklere yükleyerek gönderen kişiden bana aktarılan pozitif enerji, benim duygularıma etki eder. Sevgi, güzel duygularla yaptığım işlerime yansıyarak günümü güzelleştirir. Aynı zamanda sevgiyle yaptığım her eylemde, diğer insanlarda da pozitif duygular oluşmasına vesile olurum. Kelebek etkisi misali, sevgi etkisi birikimli olarak aktarılır. İlettiğim her sevgi tohumu, dönüp dolaşır diğerleriyle birlikte benim gönül bahçemde de yeşerir.
Sevgi, bazen de karşıma bir çiçek olarak çıkar. Güneşin, yağmurun, arının, tohumun, toprağın ve rüzgârın sevgileriyle oluşan çiçek, görüntüsüne ve kokusuna sinmiş olan sevgiyi bana sunar. Çoğu zaman çiçekler benim için, öylece bakıp sevgiyi içime çektiğim bir enstrüman olmuştur. Tıpkı deniz gibi, yağmur gibi, su gibi…
Bazen bir gülümsemede bulmuşumdur sevgiyi. Annesinin elini tutarak yanımdan geçen küçük çocuğun gülümsemesinde görmüşümdür. Hiç tanımadığı bir insana gülümseyerek sevgisini ileten çocuğun etkisi, benim ruhumda coşkulu bir sevinç oluşturur. Ruhumun, tanımadığım diğerleriyle sevgi iletişimi, tıpkı o küçük çocuk gibi koşulsuz ve sebepsiz olduğunda; bana da diğerlerine de şifa olmuştur. Görülmeyen ama hissedilen sevgi ağı, tüm canlılarda etkisini gösteren önemli bir kaynaktır.
Sevgi kaynaklarının varlığını, aktarımını, nasıl destekleneceğini bildiğimizde, hem hayatımıza sevginin ışığında yön verebiliriz. Hem de diğer Candaşlarımızla bu değerli bilgiyi kendimizce paylaşabiliriz diye düşünüyorum. Sevgiyle kalın…
Uzm. Psikolog Nur Sayımlar Ateş